Oz Büyücüsü Filmi Daha Önce Bilinmeyen Ufak Detaylar

Başlangıç: Bir Masalın Ötesindeki Sinema İkonu

Gökkuşağının renk cümbüşü ve hayal dünyasının kapılarını aralayan “Oz Büyücüsü”, sinema tarihinde bir dönüm noktası. 1939 yapımı bu efsane film, L. Frank Baum’un büyülü hikâyesinden esinlenerek beyaz perdeye taşındığında, sadece bir çocuk masalından ibaret olmadığını kanıtladı. Politik alt metinleri ve sistem eleştirisi ile derinlik kazanan yapım, altı Oscar adaylığı ve iki ödülle sinema tarihine altın harflerle adını yazdırdı. Ancak perde arkasında yaşananlar, film kadar renkli ve sıra dışıydı.

Ana Karakter: Dorothy’nin Renkli Dünya Yolculuğu

Film, Kansas’ta sıradan bir hayat süren genç Dorothy’nin fırtına ile başka bir dünyaya yolculuğuyla başlar. Siyah-beyaz bir çiftlik hayatından, rengarenk ve macera dolu Oz dünyasına adım atan Dorothy, evine dönme arzusuyla yola çıkar. Bu yolculukta ona üç yoldaş ve sevimli köpeği eşlik eder. Film, Dorothy’nin evini arama serüvenini anlatırken, izleyiciyi de görsel bir şölene davet ediyor.

Başrol Oyuncusu: Judy Garland’ın Zorlu Yolculuğu

Judy Garland, filmdeki başrolüyle her ne kadar peri masalı yaşıyor gibi görünse de, gerçekte oldukça zorlu bir süreçten geçti. Henüz 16 yaşında, deneyimli oyuncular arasında önemli bir rol üstlenen Garland, hem sözlü hem fiziksel tacize maruz kaldı. Bu zorlu süreçte, Garland’ın yanında tek destekçisi filmdeki baş düşmanı olan Kötü Cadı rolündeki Margaret Hamilton oldu.

Zorluklar ve Mücadeleler: Setin Perde Arkası

Garland, sadece çorba, sigara ve kahve ile beslenerek zorlu bir diyetten geçti. Margaret Hamilton ise çekim sırasında yanma tehlikesi atlatarak ve yanlışlıkla yuttuğu makyaj malzemeleri yüzünden ağır günler geçirdi. Teneke Adam rolündeki Buddy Ebsen, ağır makyaj malzemelerinden zehirlenerek rolü bırakmak zorunda kaldı ve yerine Jack Haley geçti. Asbest kullanılan sahne efektleri de oyuncular için büyük bir sağlık riskiydi. Bert Lahr’ın giydiği aslan kostümü ise gerçek aslan kürkünden yapılmış ve taşıması oldukça zordu.

Yapım Süreci ve Finansal Zorluklar

Beş farklı yönetmen ve on ayrı senaristin elinden geçen film, yaklaşık 2,7 milyon dolarlık bütçe ile yapıldı. Ancak gişede sadece 3 milyon dolar kazanarak zararın eşiğinden döndü. “Rüzgar Gibi Geçti”nin gölgesinde kalan film, altı Oscar adaylığından yalnızca ikisini kazanarak ödül sezonunu tamamladı.

Küçük Yıldız: Toto’nun Hikayesi

Filmin unutulmaz karakterlerinden biri de Dorothy’nin köpeği Toto’ydu. Toto’nun patisinin kırılması ve dört haftalık iyileşme süreci, filmdeki zorlukların bir parçası oldu. İlginçtir ki, Toto filmdeki pek çok aktörden daha yüksek bir ücret aldı.

Bu Hollywood destanı, sadece beyaz perdede bir başyapıt olmakla kalmadı, aynı zamanda sinema tarihinin en çarpıcı hikâyelerinden birini de perde arkasında barındırıyor. “Oz Büyücüsü”, büyüsü ve gerçekleriyle hala sinemaseverlerin gönlünde taht kuruyor.